2013'den beri oynadığım, kitabını yazabileceğim oyundur.

Yarın öbür gün ablanız evlenecekse arattığınız bir başlık. Başından geçmiş olarak şöyle anlatabilirim.

Nişan falan geçmiştir, yarın sabah gelin alıcı ile asıl safha başlayacaktır. Gecesinde evinizde yakın akrabalar, kuzenler vs sürekli "ablan gidiyo zaaa" gibi espriler yaparak sizden durum hakkında değişik yorumlar almaya çalışırlar.

Gece farklı bir heyecanla uyur, sabah erkenden uyandırılırsınız. Genelde uyandığınızda ablanız çoktan gelin saçı yaptırmak için gitmiş olur. Ev son bir kez daha temizlenir, kontrol edilir. Gelin alıcı saati yaklaştığında ev giderek kalabalıklaşmaya başlar. Sizin de heyecanınız katlanarak artmaya devam eder..

Sonrasında ablanız gelinliği ile gelir, onu gelinlikle gördüğünüzde hissedeceğiniz duygular tarifi mümkün olmayan bir hale bürünür. O anı anlatmak imkansız...

Devamında gelin alıcı ekibinin davullu zurnalı ordusunun sesleri gelmeye başlar. Siz bu sırada babanız, anneniz varsa kardeşiniz vs ile kapısı kapatılan bir odada ablanızla bir araya gelirsiniz. Babanız kırmızı kuşağı bağlar, iyi dileklerde bulunur. Bu sırada siz gözlerinizden taşmak isteyen şelale ile güreşmektesinizdir. Sonra önce babanız, sonra anneniz ablanıza sarılır. Muhtemelen anneniz çoktan ağlamaya başlamıştır zaten. Ve sıra size gelir. Ablanıza sarıldığınız an muhtemelen o şelale usulca gözlerinizden taşacaktır.

Ama güçlü durmaya çalışırsınız, o kapıdan çıkarken "Alayınızı döverim ulan" şekline bürünmek için çaba sarfedersiniz. Neyse ki ben başarabildim bunu.

Ardından damadın babası gelir ve gelini almak için izin ister. Muhtemelen ablanızın durduğu odanın kilitlenmiş kapısını açmak için para isteyecek kuzenler vs olacaktır. Damadın babası istenen parayı verir, kapı açılır ve gelin kapının önünde damatla buluşmak üzere evden çıkar. Burada duygu patlaması zirveyi zorlarken siz dışarıya gideceğiniz için bundan etkilenmemek zorundasınızdır.

Babanız, dedeniz ile evden çıkar kapı önünde buluşursunuz. Gelin ve damat apartmanın önünden ayrılmadan dua eder, istiklal Marşı'nı okurlar. Burada da ablanız son derece duygulanacaktır. Türk bayrağı altından geçerek araca binerler. Arkasından su dökülür, uğurlanırlar.

Artık sizin için eve dönme vakti gelmiştir. Evde çokça ağlayan insan olacaktır. Öyle ki, yeni komşumuz dahi ağlıyordu bizde, muazzam bir durum söz konusu oluyor burada.

Sonrası sizin o anki durumunuza bağlı ancak, benim yaptığım şuydu. Kimselerin olmadığı arka taraftaki banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkadım ve kapıya dayanıp sessizce çocuk gibi ağladım. Eniştemi biliyorum, gayet on numara bir insan, adam gibi adam ancak burada durumun onunla hiçbir alakası yok. Sonrasında ablanızı tekrar sıkça görebilecek olmanızın bile alakası yok. Senelerce odanızı paylaştığınız ablanızın gitmiş olması, tam olarak o yalnız kaldığınız an çok güçlenip size üstün gelir.

Ağlar, kendinize gelirsiniz. ihtiyacınız olan tek şey yalnız kalmaktır. Çünkü bomba gibi hazir olmanız gereken bir düğün vardır...

Allah mutlu mesut etsin.